Güneydoğu bölgemizde yaşanan büyük depremler, acı bir şekilde deprem gerçeğini öğrenmemize neden oldu ve hala yıkıcı etkileri devam ediyor. Bu yaraları iyileştirmeye çalışırken, ülkemiz her taraftan değişen büyüklüklerde depremlerle sarsılmaya devam ediyor.

Kahramanmaraş’tan sonra, Malatya, Hatay ve Osmaniye gibi önceki depremlerde ciddi hasar görmüş şehirler de dahil olmak üzere, birçok ilimiz yeni depremlerle sarsıldı. Depremler artık Ege ve Akdeniz bölgelerine de yayılmaya başladı ve bu bölgelerdeki küçük depremler hepimizi endişelendirmeye başladı. Henüz büyük bir yıkımdan kurtulduk ve şu anda yaşanan son depremlere dikkat etmek önemlidir.

Son zamanlarda artan depremler sadece sayıca değil, neredeyse tüm Türkiye’ye yayıldı. Deprem araştırmacısı Baturhan Öğüt, yaptığı araştırmalar ve Twitter paylaşımlarıyla bizi bilgilendirerek, bu depremlerin sebeplerini açıkladı. Büyük depremlerde oluşan fay kollarına uygulanan baskı, ülkemizin çeşitli bölgelerindeki depremlerin nedeni olabilir.

Pazarcık ve Elbistan’daki merkezli depremlerin ardından, P dalgası kısa sürede Kuzey Yarım Küre’ye ulaştı. Bu durum diğer fay hatları üzerinde baskı yaratarak, çeşitli bölgelerde depremlere sebep oldu.

Depremlerde görülen birkaç çeşit dalga çeşidi vardır. Bunlardan ilki biraz önce de bahsetmiş olduğumuz; daha hızlı hareket eden, sıvı ve katı her şeyden geçebilen ve genelde yıkıcı olmayan “P” dalgalarıdır.

Aynı zamanda bir deprem gerçekleştiğinde yeryüzüne ilk bu dalgalar ulaşır. Hızlı hareket etmeleri ve katı, sıvı cisimlerden geçebiliyor olmaları sebebiyle deprem bölgesinden çok daha uzağa gidebilirler. Dolayısıyla P dalgalarının yıkıcı etkisi az olmasına rağmen faylarda ve levhalarda baskı oluşturabilir. Bu sebeple farklı bölgelerde P dalgaları kaynaklı küçük depremler meydana gelebilir.  

P dalgalarına kıyasla %40 daha yavaş hareket eden ancak yıkıcı etkisi daha fazla olan bir başka dalga çeşidi ise “S” dalgaları. Diğer dalga çeşitlerine kıyasla daha yıkıcı etkileri vardır. P dalgaları yatay hareket ederken; P dalgaları dik hareket eder. 

99 depremi sonrasında da P dalgası binlerce kilometre ötedeki Nazca levhasıyla Güney Amerika levhası arasındaki dalma batma yitim zonuna baskı uygulamış ve ardından da farklı bölgelerde depremler meydana gelmiştir.

Basitçe özetlemek gerekirse; büyük bir depremden sonra yayılan P dalgaları, levhalar arası hareketlere veya faylar üzerinde oluşan baskılara sebep olabilir. Bu da tıpkı deprem bölgesinden uzakta da olsa farklı bölgelerde deprem yaratabilir.

Yine Deprem Araştırmacısı Öğüt’ün aktardığına göre bu dalgaların sebep olduğu depremler 1 yıl kadar sürebilir. Zira faylar arasındaki kiriş taşları, baskı sonucunda dayanım direncini aşarak bir süre daha depremlere sebep olabilir. Nitekim ülkemizde her zaman depremler oldu ve maalesef ki olmaya da devam edecek.

Kaynak: webtekno.com

Bizleri sosyal medya hesaplarımızdan takip etmek için aşağıdaki butonları kullanabilirsiniz. ⬇